WhatsApp
Bizi Arayın
Yüz Germe
Yüz Germe

Yüz Germe Ameliyatı Nedir?

Yüz bölgesinde kilo alıp vermeye bağlı olarak, ilerleyen yaşla birlikte yüzde yağ kaybı ve sarkmalara bağlı olarak oluşan görüntü bozukluklarını onarmak için genel anestezi altında yapılan cilatı fasya dokularında pilikasyon, sıkılaştırma ve cilt eksizyonu içeren prosedüre yüz germe ameliyatı denir.

Yüz Germe Ameliyatı Kimlere Yapılır?

Yaşla birlikte olan sarkma veya kilo alıp verme sonucu oluşan sarkma durumlarında, yanak dudak kıvrımı, marionette oluğu gibi yapılar rahatsızlık veriyorsa, aşırı kilolu değilse, yüz cilt ve ciltaltı elastik ise, genellikle 40-50 yaş üzerindeki hastalara, eğer cilt elastikiyeti ile ilgili bir özel durumu varsa daha erken yaşlarda da yapılabilir.

Yüz Germe Ameliyatı Kimlere Yapılmaz?

Ağır sigara kullanımı, eşlik eden genel anesteziye engel kronik hastalıkların olması gibi sebepler ameliyat kontrendikkasyonu olarak sayılabilir.

Yüz Germe Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Saç içinden başlayıp kulak önü ve kulak arkasında gizlenen iz olacak şekilde girilerek deri ile deri altı dokular ayrılır. Deri altı dokulardan ‘SMAS’ adı verilen tabakaya pilikasyon, asma veya hastanın yüz sarkma paternine uygun manipülasyonlar yapılarak aşırı cilt çıkarılıp kapatma yapılır. Sızıntıların toplanması için drenler konulur. Ameliyat sonrası genellikle bir gece hastanede kalan hastalar ertesi gün evlerine dönüm günlük aktivitelerine dönerler, ortalama 1 hafta 10 gün gibi ise şişlik ve morluklar rutin işlerine dönmeye izin verir.

Yüz Germe Ameliyatı Sonrası İz Kalır Mı?

Tüm ameliyatlarda bir iz söz konusudur. Ancak plastik cerrahi pratiğinde yara izlerinin ameliyattan belli bir süre geçtikten sonra çevre cilt dokusu ile aynı renkte olacak ve doğal kontur geçişlerimiz içerisinde gizlenecek şekilde olması için uygun kesi ve dikiş materyali kullanarak minimum iz ya da farkedilmeyen iz yaparız. Bazı durumlarda hastanın kendisi bile izi bulamaz. Ancak yara izi ile ilgili iyileşme problemleri, güneşe maruziyet vb olursa iz belirgin kalabilir. Bu durumlarında önleyici ve tedavi edici teknikleri vardır.